Kayıtlar

Haziran, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Geride Kalan Bir - Yokluk

Yokluk Bir idam mahkumu, yaşlı Gözleri kargaşa dolu Merak ediyorsanız suçu Çoktan unutuldu. 

İçinde Boş Laflar Olmasın - Şiir Yazmak

Şiir Yazmak İçinde boş laflar olmasın. Okuyan anlamasa bile Yazan bilsin, kendine saklasın Mutlu olmasa da olur. Duyguları yaşatsın da Gerisi elbet bir yolunu bulur Müzikal bir tını lazım. Şair ve yazar arasındaki Budur tek, en büyük ayrım Kelimeler ayrı parlar şiirde. Hep duyduğun o sözler Farklılaşır durduğu yerde Biraz benden de almalı tabi. Ama esas senden olduğunda... Dediğim her şeyi unutsana Sen yetersin şiir yazmaya

Kendi İçinde Bir Ruh Arayışı - Huzursuzluğu Görmek

Huzursuzluğu Görmek Söylediğim her söz, Yine benle çelişti Görmeyen tek bir göz Yangından farksız hali Kötü şeytanların dansı ise Sürer hep karanlıkta Beynimden kalan geriye Kullanışlı bir kadavra Ve ölmemle ben, Yine yalnız kaldım Geride kalırsa güven Bunlar son laflarım: Korkmayın güzel beyler Elbet son bulacak Hayalleriyle gidenler Tekrardan canlanacak

Bir Çocuk Misali - Büyüyen Rüyalar

Büyüyen Rüyalar Ucuz kadın sokakta Gerçek aşkım sansam da Temmuz güneşi orda Siyah taşın başında Ya kırmızı ya siyah Yine tutmadı ah vah Geride kaldı sabah Siyah taşın başında Seni neden terk ettim Bir bilsen neler çektim N'olur anne sarıl bana Soğuk taşın başında Tek başıma bir veda

En İçten Sevgilerimle

Okumadan Önce Kısa Bir Not: Normalde yayınlamayıp kendi yazı defterimin arasına saklayacağım bir yazı bu. Ama eğer bunu paylaşmazsam, başka yazılarımın da asla yayınlanamayacağını düşünmek beni rahatsız etti. Sizden tek isteğim bu yazıyı bir "yardım çığlığı" , bir "yakarış" veya bir "sesleniş" olarak görmeniz değil. Kendi düşüncelerimi dizginleyemediğim zamanlardayım. Bu yazıyı yazmaya gerçekten ihtiyacım vardı. Ama bu sefer sizin için değil bu yazdıklarım. Kendime yazdım, sadece kendime özel. Bu tür durumlarla nasıl yüzleşebileceğimi kavramaya başladım artık. O yüzden korkmuyorum. Çok fikir var, çok asılsız söz var. Umalım da, başka yazılarımın başka insanları etkilediği gibi kendimi de etkileyebilirim. (Belki de mektup yazmayı bırakmamalıydım. Uzun süreli bir alışkanlığın bozulması hiçbir durumda vücuda iyi gelmiyor. Havalar da yağmurlu. Hep yağmurlu. Günlük yürüyüşlere çıkmam ve okuduğum kitapları arttırmam lazım galiba.) -Unutmadan, bugün "yıl

Müzikal Şehvet - Hayatım Hakkında Bazı Mülahazalar

 Hayatım Hakkında Bazı Mülahazalar Kendimden öylece uzaklaştım ki, tanınamıyorum haliyle. Alabildiğine benim aslında ama bir okadar da bir başkasıyım. Acaba gerçek benliğime mi dönüyorum, insanlardan uzak,kendime sakladığım; yoksa kayıp mı oluyorum, bilmediğim, daha önce tanıyamadığım, reddedip uzaklaştığım... Neyi arıyorum ki ben, neyi arıyorum da bulamıyorum? Olması gerektiği yerde olmadığını biliyorum ama bulamıyorum. Ne olduğunu bulamıyorum. Kafamın içindeki vurmalı çalgılar bile yoklar geride, hatırlarsın anlatmıştım daha önce. Geride bıraktıkları boşluğu görsen bir de, öyle eksiksiz bir boşluk ki. Düşüncelere bile yer kalmıyor, daha ne isteyebilirim... Güzel şeyler düşünmeme rağmen ağlamak geliyor içimden, bazen. Ama yanlış anlama, sakın beni demode aşıklarla ya da başıboş melankoliklerle karıştırma. Başka bir şey bu, başka bir veba. Kafka'yı da bu veba öldürmedi mi zaten? Verem demiş doktorlar ama ne arar. O zamanlar anlamamıştırlar bunun ne kadar büyük bir bela olduğ