Kayıtlar

Mayıs, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

6- Onurdoğan: Yaşam ve Ölüm

6 - Yaşam ve Ölüm / Felix Bir canavar! Çalıların az ötesinde, kamptan otuz ayak uzakta duran bir canavar. Yara izleri bir adamın gerçek madalyalarıdır derdi babam. O yüzdendir ki yeni tanıştığı bir soyluyu, Karaktu’nun toplu hamamlarına götürmeyi asla ihmal etmezdi. İsimlerin önündeki ünvanlar uydurulabilirdi, ancak yaralar, ne kadar solsalar bile, yaralar her zaman ardında bir kesik saklardı. Bu canavar da yaralardan payını bolca almıştı. İmparatorluğun seyrek ağaçları arasında, sırtı, en büyük kayadan bile yüksek ve sert duruyordu. Gözleri perdeli, ölü bir şeyin beyaz rengine sahipti. Koyu kahve derisinde yara izlerinin geride bıraktığı kırmızının her bir minik tonu, taşların üzerinde biriken yosunlar gibi karmaşık bir dansa tutulmuştu. Yaratığın teni o kadar karman çormandı ki. Felix, daha önce böyle bir şeyi sadece başkente yaptığı ziyaretlerde görmüştü. Yaratık, Akademi’deki katranımsı siyah sıvıların mide bulandıran parlak rengine sahipti. Bir rakibin görüntüsü nadiren Felix’in